ANKARA’da motokurye Oğulcan Özbek (26) işe giderken kullandığı motosikletin TIR ile çarpıştığı kazada hayatını kaybetti. Savcılık soruşturmasında TIR şoförünün kazada kusuru bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi. Özbek ailesi, avukatları aracılığıyla karar itiraz etti.
Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği mezunu olan motokurye Oğulcan Özbek, geçen yıl 20 Ekim’de işe giderken kullandığı 67 ADR 557 plakalı motosiklet, Sincan ilçesi Çiçektepe Mahallesi mevkiinde K.Y. (25) yönetimindeki 06 CIN 025 plakalı TIR ile çarpıştı. Kazada motokurye Oğulcan Özbek, hayatını kaybetti. TIR şoförü K.Y. soruşturma kapsamında verdiği ifadede Özbek’in direksiyonu kırarak üzerine doğru geldiğini ileri sürdü. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonunda, TIR şoförünün kazada kusuru bulunmadığı yönündeki bilirkişi raporu doğrultusunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.
‘İTİRAZLARIMIZI SUNDUK’
Ailenin avukatı Pakize Narin Ergün, kazanın yaşandığı yol üzerinde trafik güvenliğini sağlayacak işaretleme bulunmadığını söyleyerek, “Trafik işaretlerinin olmadığı kaza tutanağında yazılmasına rağmen hatalı bir karar olduğunu düşünüyoruz. Savcının bu kararına karşı biz itirazlarımızı sunduk ve konunun takipçisi olacağız. Oğulcan o gün işe gitmek üzere evinden çıkmış normal seyrinde iken bu kaza başına gelmiş. Kaza fotoğraflarını incelediğimizde de aslında şerit ihlali olduğu söyleniyor; ama şerit ihlalini yapanın motosiklet sürücüsü Oğulcan Özbek değil, çarpıştığı kamyonun olduğu görünüyor. Kamyonun durduğu mesafeye de bakılırsa Oğulcan’ın yaralanarak düştüğü yer arasında 500 metre bir mesafenin olduğu gözleniyor. Tüm hususlar ayrıntılarıyla yer almış; ama buna rağmen takipsizlik kararı verilmiş. Biz bu karara itiraz ediyoruz” dedi.
‘ÇOCUĞUMU KOPARDILAR BENDEN’
Anne Esen Ceyhan da karara tepki gösterdi. Ceyhan, oğlunun kazadan 25 gün önce işe başladığını söyleyerek, “Çocuğumu maalesef kopardılar benden. Benim oğlumun kamyon şoförünün şeridine geçtiği söyleniyor. Çok çelişkili ifadeler de var. Hadi benim oğlum görmedi veya herhangi bir şey oldu ve kırdı, onun şeridine geçti. Kendisi niye görmemiş? Frene basamamış mı? Yol zaten çok bozuk. Her gün kaza olan bir yol. Oğlum hayattayken bütün organlarını bağışlamış, ‘öldüğümde de benim bir işe yaramam gerekiyor’ diyen bir çocuk. 2 tane kedisi olan, kendisi aç kalıp kedilerini aç bırakmayan bir çocuktu. Dolayısıyla hayata sımsıkı tutunmuş her şeye rağmen, çok zorluğa rağmen, hayata sıkı tutunmuş olan bir çocuğun, bilerek bir aracın önüne çıkması gibi bir şey söz konusu değil. Bu şekilde üstü kapatılarak, sanki bilerek önüne kırılmış gibi düşünülmesi, beni bir anne olarak yaralıyor. Benim acım çok büyük. Ama bu acıyı yaşarken de adaletin yerini bulmasını istiyorum ben. Ölene kadar bu işin peşini asla bırakmayacağım” diye konuştu.
More Stories
İhraç edilen teğmenler bir de tazminat yüküyle karşı karşıya
Mehmet Şimşek’in emekli maaşı hesabına tepki: Hangi birini düzeltelim
Müdafi veya vekillere hangi davada ne kadar ödenecek